VMRO-DPMNE Milletvekili Dragan Kovacki, bugünkü gensorunun DUI ve SDS’nin miras kalan suç ağlarını temizleme çabalarını itibarsızlaştırmaya çalışan, adaletten kaçanlar için bir kalkan görevi gördüğünü belirtti. Vatandaşların bu tür hamlelerin adaletin çıkarına değil, eski siyasi elitleri koruma çıkarına olduğunu bilmesi gerektiğini vurguladı.

Kovacki, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Kuvvetler ayrılığı, anayasal düzenimizin özüdür. Hiçbir kurumun, hiçbir bireyin, hiçbir siyasi gücün yasanın üstüne çıkamaması sağlar” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Savcılığı’nın, tarafsız, korkusuz ve müdahalesiz adalet dağıtmak gibi net bir misyona sahip bağımsız bir kurum olarak çok önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı. Kovacki, Koçani’deki olay gibi trajik anlarda kamuoyunun sarsılmasının anlaşılabilir olduğunu, öfke ve üzüntünün hepimiz için doğal tepkiler olduğunu ancak bunların yasal süreci gölgede bırakmasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti.

Kovacki, bu trajediyle ilgili halihazırda 60’tan fazla şüpheli bulunan Cumhuriyet Savcılığı’nın işini bitirmesi, gerçekleri ortaya çıkarması, delilleri toplaması ve sorumluları adalete teslim etmesi için alana sahip olması gerektiğini kaydetti. Herhangi bir siyasi müdahalenin, bu kurum üzerindeki herhangi bir baskının – hükümetten veya muhalefetten gelmesi fark etmeksizin – demokrasiye yönelik bir tehdit olduğunu sözlerine ekledi.