Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM), hükümetin Studenichani Belediyesi’ndeki bir ilkokulun adını Azem Morana olarak değiştirme kararını şiddetle kınadı. SDSM, Morana’nın İkinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında faşist işbirlikçisi ve Ballist olarak bilindiğini savunuyor.

SDSM, bu isimlendirmenin tarihi gerçeklere dayanmadığını ve Makedon ve Arnavut halklarının anti-faşist mücadelesine doğrudan bir hakaret olduğunu belirtiyor. Bu durumun, Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın tüm savaşçılarına, faşist terörün kurbanlarına ve ülkenin üzerine inşa edildiği değerlere, yani özgür, demokratik ve Avrupa Makedonya’sına bir hakaret olduğu vurgulanıyor.

Parti, VMRO-DPMNE ve VLEN’in Ballist hareketiyle bağlantılı figürleri rehabilite ederek, Makedon devletinin üzerine inşa edildiği ideolojinin temellerini, yani anti-faşizmi, halk egemenliğini ve demokratik değerleri baltaladığını iddia ediyor. Sağcı bir yaklaşımla, anti-faşizmin kolektif hafızadan silindiği ve partizan isimlerin yerine Ballistlerin ve faşist işbirlikçilerin isimlerinin konulduğu belirtiliyor.

SDSM, faşizme karşı verilen tavizsiz mücadelenin sadece tarihi bir miras değil, aynı zamanda anayasal düzenin, kimliğin ve Avrupa entegrasyonu taahhüdünün yapısal bir değeri olduğunu ifade ediyor.

Hükümetin bu kararı acilen gözden geçirmesi ve yetkili kurumlara iptali için bir girişim sunması talep ediliyor. SDSM, Meclis’te açık bir tartışma başlatılmasını ve Gaziler Birliği’nden ve ülkedeki tüm ilerici güçlerden destek alınmasını talep edeceklerini de duyurdu.

Parti, VMRO-DPMNE ve VLEN’in anti-faşist mücadelenin ideolojisini ve Makedon tarihini baltalamasına izin vermeyeceklerini vurguluyor. Makedonya’nın anti-faşizmin temelleri üzerine inşa edildiği ve böyle kalması gerektiği belirtiliyor.

SDSM, Avrupa yanlısı olduğunu iddia eden bir hükümetin bu tür tehlikeli adımlara izin vermesini utanç verici buluyor. Gençlerin özgürlüğün gerçek kahramanları hakkında eğitilmesi yerine, faşist ideolojinin işbirlikçilerini ve destekçilerini kutlamaya teşvik edildiği, bunun da demokratik bir toplum için eğitimsel ve ahlaki bir suç olduğu ifade ediliyor.