Devlet Denetleme Ofisi’nin (DDO) Eğitim Geliştirme Bürosu’nda yaptığı denetimlerde, büronun yönetimi ve işleyişinde ciddi usulsüzlükler tespit edildi. Denetim raporu, bürokratik kaosun, yasa dışı faaliyetlerin, bütçe suistimalinin ve siyasi kayırmacılığın yaygın olduğunu ortaya koydu.
DDO raporuna göre, Zeqirija Hasipi’nin Eğitim Bakanlığı tarafından atanmasının ardından 5 yıldan uzun süreyle müdürlük görevini sürdürdüğü belirlendi. Hasipi’nin bu göreve yarışma yapılmadan, şeffaflıktan uzak bir şekilde atandığı vurgulandı.
Raporda, 2023 yılı itibarıyla büronun yasalara aykırı olarak düzenli yetkisi olmayan iki kişi tarafından yönetildiği belirtildi. Dış ortaklara yapılan ödemelerde net kriterlerin belirlenmediği ve öğretmen eğitimleri için kaynak bulunmazken, parti yandaşlarına istihdam sağlamak için sürekli olarak kaynak ayrıldığı tespit edildi.
Önceki denetim raporunda yer alan yedi tavsiyeden yalnızca ikisinin uygulandığı, geri kalanların ise öğrenciler ve onların geleceği gibi unutulduğu ifade edildi. DUI kadrolarının sadece parti tarafından atanan yetkililer olmakla kalmayıp, aynı zamanda suç örgütüne dönüşmüş bir devletin sembolü haline geldiği vurgulandı. Eğitim sisteminin parti merkezine dönüştürüldüğü, müfredatların değil oyların sayıldığı, çocuklara değil yandaşlara yatırım yapıldığı belirtildi.
DUI’nin politikalarının, Arnavutları suçlarına kalkan olarak kullanmak olduğu iddia edildi. Gruevski’nin “1000 kitap” projesinden yapılan utanç verici Arnavutça çevirileri ve Veles’te anadilinde eğitimden mahrum bırakılan çocuklar hatırlatıldı.
DUI’nin şu anda muhalefette olduğu ve gün geçtikçe suçlarının kamuoyuna yansıdığı bir dönemde, sorumluluk almak yerine siyasi kriz çıkarma girişimlerinde bulunduğu belirtildi. Yerel seçimleri boykot etme tehdidiyle erken parlamento seçimleri talep ederek, Arnavut haklarının tehdit altında olduğu yönündeki asılsız iddialarla kendi dar parti çıkarlarını korumaya çalıştıkları ifade edildi.
DUI’nin, İçişleri Bakanlığı’nın muhalefetin kontrolünde olduğu bir Pržino Hükümeti aracılığıyla eski yetkililerinin yolsuzluk kanıtlarını yok etmeyi umduğu belirtildi.